YENİ SESLİ ŞİİRLER
İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Loreena McKennitt - The Gates of Istanbul (İstanbul'un Kapıları) Türkçe Altyazılı


Loreena McKennitt  -  The Gates of Istanbul Türkçe Altyazılı



Sözler:

English:

The Gates of Istanbul 

see there, past that far-off hill
a tower held in the sky
hear there, in that dark blue night
the music calling us home

see there, in that far-off field
flowers turned to the sky
feel there, in that dark blue night
the music calling us home

stars may always guide our way,
from desert sands where winds blow harsh and long
but here's where our hearts will pray
and all our loves will slumber with a song

stars may always guide our way,
from desert sands where the winds blow harsh and long
but here's where our hearts will pray
and all our loves will slumber with a song

so now, if our hearts be true
and like a pool of truth reflect the sun
we will find right honour there
and keep us safe and lead us from all harm

then come love, let us dance all night
until birds they waken at the dawn
then come love, let us sing all night
and all our loves will slumber with a song

then come love, let us dance all night
until birds they waken at the dawn
then come love, let us sing all night

Türkçe:

İstanbul'un Kapıları

görüyor musun, hemen şu uzaktaki tepenin ardında
gökyüzüne asılmış duran bir kule
duyuyor musun, şu koyu mavi gecede
müzik çağırıyor bizi evimize

görüyor musun, şu uzaktaki tarlada
çiçekler yüzünü göğe dönmüş
hissediyor musun, şu koyu mavi gecede
müzik çağırıyor bizi evimize

yıldızlar yolumuzu gösterebilir her zaman
rüzgarların sert ve uzun estiği çöl kumlarından
ama kalplerimizin dua edeceği yer burası
ve de tüm aşklarımızın bir şarkıyla yavaşça uykuya dalacağı

yıldızlar yolumuzu gösterebilir her zaman
rüzgarların sert ve uzun estiği çöl kumlarından
ama kalplerimizin dua edeceği yer burası
ve de tüm aşklarımızın bir şarkıyla yavaşça uykuya dalacağı

işte şimdi, kalplerimiz doğru ise
ve güneşin yansıdığı bir doğruluk havuzu gibiyse
orada bulacaksın gerçek şerefi
ve güvende, tüm tehlikelerden uzak tutacaksın bizi

öyleyse gel aşk, gel dans edelim tüm gece boyunca
kuşlar uyanıncaya kadar şafakta
öyleyse gel aşk, gel şarkı söyleyelim tüm gece boyunca
ve tüm aşklarımız bir şarkıyla yavaşça dalacak uykuya

öyleyse gel aşk, gel dans edelim tüm gece boyunca
kuşlar uyanıncaya kadar şafakta
öyleyse gel aşk, gel şarkı söyleyelim tüm gece boyunca
ve tüm aşklarımız bir şarkıyla yavaşça dalacak uykuya

Loreena McKennitt


Bak Oraya!
Uzak tepelerin ötesine
Gökyüzüne asılmış bir kule...



 

İbrahim Sadri - Ben Sana Nasıl Küseyim - Sesli Şiir Dinle - Özel İstek Üzerine

Bu şiiri bir ziyaretçimiz istemiştir. Kendisine Teşekkür Ediyor ve isteğini zevkle yerine getiriyoruz.
Sizde herhangi bir şiiri yayınlamamızı istiyorsanız istek hattı sayfamıza yorum yazarak veya mail yoluyla bize ulaşabilirsiniz. Ayrıca kendi okuyup kaydettiğiniz şiirleri bize gönderirseniz çok sevinir ve seve seve yayınlarız.
 Mail adresimiz: seslisiirvakti@gmail.com



İbrahim Sadri - Ben Sana Nasıl Küseyim


Şiirin Sözleri:

Ben sana nasıl küseyim

Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme düşer
Karaköy'den vapur kalkmaz
Sezen Aksu şarkı yapmaz
Üsküdar'da yangın çıkar
Hey kanar yüreği güvercinlerin
Minibüsler bağırmaz olur
Aşk üstüne yemin etmez martıları boğazın
Ulan poyrazı küser, ulan lodosu esmez
Yağmuru yağmaz nisanın
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme gelir

İçim yanar içim
Bir aşk için bir içim
Kendini vurur sokaklarına Cihangir'in
Eyüp Sultan sabahlarına
Ve ekmek kavgasına yemin olsun
Bir de umuduna
Kavgaya düşmüş yeni gencin

Beyoğlu
Arsız bir gece beyim
Hayat üryan edilmiştir
Ne sevilmiştir, Ne sevmiştir
Gül pavyonda sevim
Söyle
Söyle ben sana nasıl küseyim

Yolda yürürsün
Canın çeker
Kestane satarım Taksim'in köşesinde
Beyoğlu'nda sinemaların kapısında dururum
Her filimde Türkan Şoray oynar
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme düşer
Minibüslerin kapısında bağırırım
Sen binersen ön koltuğu ayırırım
Bir de teybe attım mı şarkımızı
Bir tek dileğim var
Mutlu ol yeter...

Ben sana küsmem
İstanbul üstüme düşer
Yangın çıkar Üsküdar'ın içinde
Aslan arkadaşla belalardan geçerim
Her bir şeyi taşır yüreğim
Her bir şeyi taşır
Bir senin yokluğunu çekemez
Söyle
Söyle ben sana nasıl küseyim

Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme düşer
Karaköy'den vapur kalkmaz
Sezen Aksu şarkı yapmaz
Üsküdar'da yangın çıkar
Ey kanar yüreği güvercinlerin
Minibüsler bağırmaz olur
Aşk üstüne yenim etmez martıları boğazın
Ulan poyrazı küser
Ulan lodosu esmez
Yağmuru yağmaz nisanın
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme gelir
İstanbul üstüme düşer
Söyle
Söyle ben sana nasıl küseyim ...

İbrahim Sadri


 

Orhan Veli Kanık - İstanbul Türküsü - Müşfik Kenter - Sesli Şiir Dinle


Orhan Veli Kanık - İstanbul Türküsü
Müşfik Kenter'in Sesinden
Sesli Şiir Dinle


 İstanbul Türküsü

İstanbul’da Boğaziçi’nde
Bir fakir Orhan Veli’yim,
Veli’nin oğluyum,
Târifsiz kederler içinde.

Urumelihisarı’na oturmuşum;
Oturmuş da bir türkü tutturmuşum;

‘İstanbul’un mermer taşları;
Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları;
Gözlerimden boşanır hicran yaşları;
Edalım
Senin yüzünden bu hâlim.’

‘İstanbul’un orta yeri sinema;
Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama;
El konuşur, sevişirmiş, bana ne?
Sevdalım
Boynuna vebâlim!’

İstanbul’da Boğaziçi’ndeyim;
Bir garip Orhan Veli;
Veli’nin oğlu;
Târifsiz kederler içindeyim.

Orhan Veli KANIK



Sesli Şiir Vakti




 

İbrahim Sadri - Özledim - Yağmur da var Çok Sevdiğim Rüzgarda...

İstanbul - Kız Kulesi

İbrahim Sadri - Özledim
Sesli Şiir Dinle



Şiirin Sözleri:

Özledim

Yağmur da var 
Çok sevdiğim rüzgar da 
Bugün Pazar 
Daha uyanmadı komşular 
Damların üzerinde kuşlar 
Daha rahatlar 
Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde 
Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru 
Yağmur da var 
Çok sevdiğim rüzgar da 
Daha uyanmadı komşular 
Bugün Pazar 
Ve ben seni çok özledim 

Dışan çıkmak istiyor canım 
Tek başına haytalık etmek 
Islanmak Pazar sabahında yağmurda 
Boş caddelerde dolaşmak 
Vitrinlerine bakmak mağazaların 
Sinemaların afişlerine 
Sokakların isimlerine 
Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara 
Bir merhaba demek sessizce 
Sahilde martılara simit atmak 
Otobüslerin ilk seferlerine binmek 
Gitmek istiyor canım 
Hayatın gittiği yere...

Islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine 
Fırından taze ekmek alıp 
Buğusunu çekmek içine 
Ve ben seni çok özledim 

Tam böyle bir şey 
Çiçeğe su yürümesi 
Bebeğin ağlaması 
Toprağın uyanması 
Yağmurun yağması 
Ateşin sıcağı 
Bu Pazar sabahı 
Tam böyle bir şey 
Bir sabahçı kahvesine uğramak 
Bir bardak çay 
Taze dem kokusu 
Hayatın atardamarlarında dolaşmak 
Bölmeden şehrin uykusunu 
Bir siir yazmak 
Pazar bulmacasının boş karelerine 
Şiirde tam da bunu anlatmak delice 
Tam böyle bir şey 
Hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz 
Bir şiir yazmak 
Bir bardak çay içmek 
Sokaklarda gezmek 
Yağmurda ıslanmak 
Ve ben seni çok özledim!.

İbrahim Sadri

Sesli Şiir Vakti


 

Atilla İlhan - Ben Sana Mecburum - İbrahim Sadri & Cem Karaca


Atilla İlhan - Ben Sana Mecburum
Seslendiren: İbrahim Sadri
Besteli Kısmı: Cem Karaca
Sesli Şiir Dinle


Ben Sana Mecburum Bilemezsin

Ben sana mecburum bilemezsin 
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum 
Büyüdükçe büyüyor gözlerin 
Ben sana mecburum bilemezsin 
İçimi seninle ısıtıyorum 

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor 
Bu şehir o eski İstanbul mudur? 
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor 
Sokak lambaları birden yanıyor 
Kaldırımlarda yağmur kokusu 
Ben sana mecburum sen yoksun 

Sevmek kimi zaman rezilce korkudur 
İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur 
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan 
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu 
Birkaç hayat çıkarır yaşamasından 
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman 
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu 

Fatihte yoksul bir gramafon çalıyor 
Eski zamanlardan bir Cuma çalıyor 
Durup köşe başında deliksiz dinlesem 
Sana kullanılmamış bir gök getirsem 
Haftalar ellerimde ufalanıyor 
Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem 
Ben sana mecburum sen yoksun 

Belki Haziranda mavi benekli çocuksun 
Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor 
Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden 
Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun 
Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor 
Belki körsün kırılmışsın telâş içindesin 
Kötü rüzgâr saçlarını götürüyor 

Ne vakit bir yaşamak düşünsem 
Bu kurtlar sofrasında belki zor 
Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden 
Ne vakit bir yaşamak düşünsem 
Sus deyip adınla başlıyorum 
İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin 
Hayır başka türlü olmayacak 
Ben sana mecburum bilemezsin..

 Yazar : ATTİLA İLHAN

Sesli Şiir Vakti



 

Yahya Kemal Beyatlı - Siste Söyleniş - Kendi Sesinden - Sesli Şiir Dinle


Yahya Kemal Beyatlı - Siste Söyleniş
Kendi Sesinden
Sesli Şiir Dinle



SİSTE SÖYLENİŞ

Birden kapandı birbiri ardınca perdeler...
Kandilli, Göksu, Kanlıca, İstinye nerdeler?

Som zümrüt ortasında, muzaffer, akıp giden
Firuze nehri nerde? Bugün saklıdır, neden?
    
Benzetmek olmasın sana dünyâda bir yeri;
Eylül sonunda böyledir İsviçre gölleri.
    
Bir devri lânetiyle boğan şairin Sis'i.
Vicdan ve rûh elemlerinin en zehirlisi.
    
Hulyâma bir eza gibi aksetti bir daha;
-Örtün! Müebbeden uyu! Ey şehr! -O beddua...

Hayır bu hâl uzun süremez, sen yakındasın;
Hâlâ dağılmayan bu sisin arkasındasın.
    
Sıyrıl, beyaz karanlık içinden, parıl parıl
Berraklığında bilme nedir hafta, ay ve yıl.
    
Hüznün, ferahlığın bizim olsun kışın, yazın,
Hiç bir zaman kader bizi senden ayırmasın.



Yahya Kemal BEYATLI


Sesli Şiir Vakti




 

Orhan Veli Kanık - İstanbul'u Dinliyorum Gözlerim Kapalı - Cem Karaca'nın Sesinden - Sesli Şiir Dinle


İstanbul'u Dinliyorum Gözlerim Kapalı
Orhan Veli Kanık
Cem Karaca'nın Sesinden
Sesli Şiir Dinle


İstanbul'u Dinliyorum Gözlerim Kapalı

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor;
Yavaş yavaş sallanıyor
Yapraklar, ağaçlarda;
Uzaklarda, çok uzaklarda,
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Kuşlar geçiyor, derken;
Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
Ağlar çekiliyor dalyanlarda;
Bir kadının suya değiyor ayakları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Serin serin Kapalıçarşı
Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa
Güvercin dolu avlular
Çekiç sesleri geliyor doklardan
Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Başımda eski alemlerin sarhoşluğu
Loş kayıkhaneleriyle bir yalı;
Dinmiş lodosların uğultusu içinde
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Bir yosma geçiyor kaldırımdan;
Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar.
Birşey düşüyor elinden yere;
Bir gül olmalı;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
                    
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Bir kuş çırpınıyor eteklerinde;
Alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum;
Dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum;
Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından
Kalbinin vuruşundan anlıyorum;
İstanbul'u dinliyorum.
Orhan VELİ

Sesli Şiir Vakti




 

Ben Bir Ceviz Ağacıyım Gülhane Parkında - Nazım Hikmet Ran - İbrahim Sadri'nin Sesinden - Sesli Şiir


Ben Bir Ceviz Ağacıyım Gülhane Parkında
Nazım Hikmet Ran
İbrahim Sadri'nin Sesinden
Sesli Şiir Dinle



Nazım Hikmet Ceviz Ağacı 

Başım köpük köpük bulut,
içim dışım deniz,
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane parkında,
budak budak, serham serham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.

Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane parkında,
Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril.
Koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil
Yapraklarım ellerimdir tam yüz bin elim var,
Yüz bin elle dokunurum sana, Istanbul'a.
Yapraklarım gözlerimdir.Şaşarak bakarım.
Yüz bin gözle seyrederim seni, Istanbul'u.
Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.

Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane parkında,
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında…


Nazım Hikmet

Sesli Şiir Vakti


 

Yavuz Bülent Bakiler - Gözlerin İstanbul Oluyor Birden - İbrahim Sadri'nin Sesinden - Sesli Şiir Dinle


Yavuz Bülent Bakiler Gözlerin İstanbul Oluyor Birden
İbrahim Sadri'nin Sesinden Dinle:


Gözlerin İstanbul Oluyor Birden

Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik, 
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden. 
Martılar konuyor omuzlarıma, 
Gözlerin İstanbul oluyor birden. 

Akşamlardan, gecelerden, senden uzağım 
Şiirlerim rüzgardır uzak dağlardan esen 
Durgun sular gibi azalacağım 
Bir gün, birdenbire çıkıp gelmesen. 

Şarkılarla geleceksin, duygulu, ince 
Yalnız gözlerime bak diyeceksin. 
Ellerim usulca ellerine değince 
Kaybolup gideceksin 

Bir elim seni çizecek bütün pencerelere 
Bir elim seni silecek. 
Kalbim: Ebemkuşağı; günde bin kere 
Senin için yeni baştan can kesilecek. 

Ne güzel seni bulmak bütün yüzlerde 
Sonra seni kaybetmek hemen her yerde 
Ne güzel bineceğim vapurları kaçırmak 
Yapayalnız kalmak iskelelerde. 

Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik, 
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden. 
Martılar konuyor omuzlarıma, 
Gözlerin İstanbul oluyor birden.

Yavuz Bülent Bakiler


Sesli Şiir Vakti
 

Yahya Kemal Beyatlı - Aziz İstanbul - Kendi Sesinden - Sesli Şiir Dinle


Yahya Kemal Beyatlı 'nın Kendi Sesinden
Aziz İstanul Dinle:


AZİZ İSTANBUL


Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer. 
Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul! 
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.

Nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
Yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada
Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan.

Yahya Kemal Beyatlı

Sesli Şiir Vakti
 

İbrahim Sadri - Yağmur Sonrası - Sesli Şiir Dinle


Yağmur Sonrası İbrahim Sadri
Sesli Şiir Dinle:


Yağmur Sonrası


Yağmur sonrası karanlıkta bir şehir İçinde ben. Şarkılar çalıyor taksilerin teyibinden Giderken sen... Tüyleri ıslak kuşlar su içiyorlar çeşmelerden Kimsenin umrunda değiliz, Ne aşk Ne ben. Bir şey olmamış,bir yerinden vurulmamış gibidir şehir. Her gidiş niye birbirine benzer. Arabaların camlarını siler tinerci çocuklar Bir sigara parasına ömrümü anlatırım Belki onlar dinler Çekip gidişin hangi şarkıya benzer Bulup çıkarırız karanlıkta bir şehrin içinden Çocuklarla beraber Neden kimsenin umrunda değiliz Neden Ne aşk Ne ben Islık çalmayı bilseydim Birazda kahretmeyi Hayır aç değilim diyebilmeyi Canım istemiyorlarla çekip gitmeyi Denizi seyretmeyi kıyıdan Martılardan dilek tutmayı becerebilseydim Belki kolay olurdu sensizlik Belki benide alırdı koynuna hasretin derin boşluğu. Yapabilseydim,kapıyı ardından ben kapayabilseydim Camlara vurabilseydim öfkesini sensizliğin Kırıp dökebilseydim senin gibi Birde ayrılığı sevseydim olurdu sanki. Şu senin gidişin biraz üzmeliydi yağmur sonrası bu şehri Elimi tutmalıydı beyoğlu Koluma girmeliydi üsküdar Geçer demeliydi bakinin kahvesi Sinema afişleri gönlümü almalıydı Göz kırpmalıydı fatihin ana caddesi En azından kadıköy biraz ağlamalıydı Olur demeliydi galata Samatya yanımda yürümeliydi tren raylarıyla Saçlarımı okşamalıydı kasımpaşa Aşk böyledir demeliydi bakırköy mesela Yüzüme rüzgarını sürmeliydi eyüp sultan Eminönü oturmaya gelmeliydi bütün kuşlarıyla Tophane demli bir çay söylemeliydi en kırılgan anımda. Yağmur sonrası bu şehri kolkola geçmeliydim bütün arkadaşlarla Bir şiir yazabilmek için kocaman yalnızlığa Bunun için isterdim bu şehri yanımda Yağmur sonrası karanlıkta bir şehir İçinde ben Şarkılar çalıyor taksilerin teyibinden Giderken sen...
İbrahim Sadri
- Sesli Şiir Vakti -
 

Selçuk Küpçük - Abdullah Çevik - Mona Roza - Sezai Karakoç'un Şiiri Ve Bir Kaç Şiirin Derlemesi - Sesli Şiir



 Mona Roza
Şarkı: Selçuk Küpçük
Şiir Bölümü: Abdullah  Çevik
Sezai Karakoç - Yavuz Bülent Bakiler

Açıklama: Herkes Selçuk Küpçük 'ün bu eserini sadece Sezai Karakoç'un Mona Roza Şiirinden oluştuğunu sanar. Halbuki derlemedir. Çoğu insan bilmez, hatta Sezai Karakoç'un Mona Rozasını bu zannederler. Halbuki Sezai Karakoç'un Mona Roza, Ve Mona Roza, Pişmanlık Ve Çileler şiirlerinden, ve Yavuz Bülen Bakiler'in Gözlerin İstanbul Oluyor Birden şiirinden derlenerek oluşmuştur.



Mona Roza - Selçuk Küpçük



Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
(Sezai Karakoç - Mona Roza )

Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Birgün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
(Sezai Karakoç - Mona Roza )


Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik, 
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden. 

Martılar konuyor omuzlarıma, 

Gözlerin İstanbul oluyor birden.

(Gözlerin İstanbul Oluyor Birden - Yavuz Bülent Bakiler )



Ben bir şarkı bir türküyüm 
Ben Meryem'in yanağındaki tüyüm 
Beni bir azizin nefesi uçurur 
Kalbimde Allah'ın elleri durur 
Cici ayaklarım ilikli bağlı 
Ben onun sılası kendimin gurbetindeyim 
(Pişmanlık Ve Çileler - Sezai Karakoç)

Sineklerin kanadını ısıtan 
Bir güneş toprağı yarıp çıkacak 
Kadınlar sansa da yaşadığını 
Şarkısız kaldıkça yaşayamayacak 
Kadınları sarkılır, akrepler aydınlatır 
Kadınları sarkılır, zahirlar aydınlatır 
(Pişmanlık Ve Çileler - Sezai Karakoç)




Akşamlardan, gecelerden, senden uzağım 
Şiirlerim rüzgardır uzak dağlardan esen 
Durgun sular gibi azalacağım 
Bir gün, birdenbire çıkıp gelmesen. 
(Gözlerin İstanbul Oluyor Birden - Yavuz Bülent Bakiler )

Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık. 
Ve toprağın rüyaya yılan gibi girişi…
Sana da Mona Roza, taş bebeği bıraktık;
Ellerinde kılçıklı balıkların dişi…
Senin hatıran gibi büyük, yani karanlık;
Senin hatıran kadar Allah ve şeytan işi
Ve yalnızlık, sigara külü kadar yalnızlık.
(Ve Mona Roza*  - Sezai Karakoç)

Ne güzel seni bulmak bütün yüzlerde 
Sonra seni kaybetmek hemen her yerde 
Ne güzel bineceğim vapurları kaçırmak 
Yapayalnız kalmak iskelelerde.

(Gözlerin İstanbul Oluyor Birden - Yavuz Bülent Bakiler)

Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara
Sana doğru uzanan çaresiz ellerimi.
Sırrımı söylüyorum vefakar balıklara;
Yalnız onlar tutacak bu dünyada yerimi.
Koyverip telli pullu saçlarını rüzgara,
Bir çocuğun ardına düşen hayallerimi
Peygamber çiçeğinin aydınlığında ara…
(Ve Mona Roza*  - Sezai Karakoç)

Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat onikidir, södü lambalar
Uyu da turnalar girsin Rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
(Sezai Karakoç - Mona Roza)





*Ve Mona Roza şiiri Mona Rozanın ikincisi devamı niteliğindedir.









 
 
Sesli Şiir Vakti Hizmet Şartları | Gizlilik Politikası | Telif Hakkları
Copyright © 2012. Şiir Vakti - All Rights Reserved
Geliştiren CihanWebMaster
Proudly powered by Blogger